Dünyanın önde gelen biyofarmasötik şirketi Pfizer, Türk bilim dünyasının ilaç sektöründeki Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge) faaliyetlerini desteklemek üzere, T.C. Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı (Başbakanlık Yatırım Ajansı) ile “Mutabakat Zaptı” (Memorandum of Understanding) imzaladı.
Böylece, Pfizer’in Türkiye’deki Ar-Ge faaliyetlerini nitelik ve nicelik açılarından derinleştirmesine ve ülkemizde ilaç alanında inovasyon çalışmalarını destekleyecek bir ortamın geliştirilmesine yönelik karşılıklı niyet ve vizyonlar imza altına alındı.

Ayrıca Hacettepe Üniversitesi Teknokent’te bir Ar-Ge Birimi kurduklarını açıklayan Pfizer CEO’su Jeff Kindler, çok yakın bir zamanda Türk bilim adamlarının, Pfizer ilgi alanları kapsamında proje başvuruları yapabileceklerini bildirdi. Pfizer Global Ar-Ge tarafından değerlendirilecek projeler için, uygun bulunmaları durumunda proje sahibi ile karşılıklı anlaşma imzalanacak ve bu süreci Pfizer Ar-Ge Birimi koordine edecek.

29 Haziran 2009 tarihinde Dolmabahçe Sarayı’nda, T.C. Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Alpaslan Korkmaz ve Pfizer CEO’su Jeff Kindler’in katılımı ile gerçekleşen imza töreni sonrası açıklama yapan Kindler, Mutabakat Zaptı ile hastaların etkin ve yenilikçi tedavilere ulaşması yönünde büyük önem taşıyan ilaç Ar-Ge çalışmalarına Türkiye’de destek vermeyi amaçladıklarını ve bu konuda ilk somut adım olarak Hacettepe Üniversitesi Teknokent’te bir Ar-Ge Birimi kurduklarını belirtti.

Pfizer’in Türkiye’de bugüne kadar 14 milyon ABD doları değerinde Ar-Ge yatırımı yaptığını ve bu miktarı artırmak amacıyla bir köprü kurmayı istediklerini belirten Jeff Kindler, “İmzaladığımız anlaşma, hem Türk bilim adamlarının çalışmalarını dünya ilaç Ar-Ge ağına kazandırmak, hem de Türkiye’ye ekonomik katma değer sağlayarak ilaç alanında Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerini artırmak adına büyük önem taşıyor. Artık Türkiye’de, uluslararası bir ilaç şirketi, dünya sağlığına katkıda bulunacak araştırma faaliyetleri için bilim adamlarıyla iş birliği yapmaya hazır” şeklinde konuştu.

İlaçta Ar-Ge’nin sağlıklı yapılabilmesi için devlet, özel sektör ve üniversiteleri içine alan üçlü bir sistem olması gerektiğinin altını çizen Pfizer CEO’su Jeff Kindler, sözlerine şöyle devam etti: “İlacın keşfedildiği asıl yer üniversitelerin, bilim adamlarının laboratuarlarıdır. Sektör olarak biz, burada üretilen bilimsel bilgiyi ilaca dönüştürürüz. Bilimsel çalışmaların bir ülke için değere dönüşmesinde en kritik konu, fikri mülkiyet haklarının korunduğu bir ortamda, buluşun dünya genelinde, toplum sağlığını ilerletecek bir ürüne dönüşmesidir. Bugün, Türkiye’deki bilimsel çalışmaların, dünya sağlığı için değere dönüşmesinde üzerimize düşen görevi yapmak için buradayız.”

Türk hükümetinin, Ar-Ge yatırımlarının arz ettiği önemin bilinci içerisinde, bu konuda sektörün önünü açmaya yönelik icraatlarını takdirle karşıladıklarını ve özel sektör olarak desteklediklerini belirten Jeff Kindler, “Öncelikle projenin hayata geçmesinde bizlere destek veren T.C. Başbakanlık Yatırım ve Destek Ajansı’na teşekkür etmek isterim. Türk tıp dünyası ve bilim adamları ile güçlerimizi birleştirmek ve bir sinerji yaratmak üzere yola çıktık. Bugünden sonra, Pfizer olarak Türk bilim dünyası ile ortak ilgi alanlarımızda fırsatları kollayacağız. Bu süreci Hacettepe Üniversitesi Teknokent’te kurduğumuz Pfizer Ar-Ge Birimi ile koordine edeceğiz. Ümidimiz, diğer Türk üniversiteleriyle de benzer iş birliklerini hayata geçirebilmek. Hastaların ihtiyaç duyduğu yeni tedavileri keşfetmek. Ekonomik kalkınmaya fayda sağlamak adına, Türk bilim adamlarının çalışmalarını büyük bir heyecanla bekliyoruz” dedi.

Türkiye’nin ilaçta yükselişinde “Pfizer ve Başbakanlık Yatırım Ajansı iş birliği”

Başbakanlık Yatırım Ajansı Başkanı Alpaslan Korkmaz ise imza töreni sonrası yaptığı açıklamada, dünyanın en yenilikçi ve katma değeri yüksek sektörlerinde rekabet edebilen ve kazanabilen bir Türkiye için, Ar-Ge ve inovasyon ortamının geliştirilmesinin büyük önem taşıdığını söyledi. 2008–2012 yılları arasında öngörülen yıllık % 13’lük büyüme oranını devam ettirmesi beklenen Türk ilaç ve sağlık sektörünün üretim, tüketim ve Ar-Ge faaliyetleri açısından ciddi potansiyel taşıdığını ifade eden Korkmaz, 2002–2007 yılları arasında Türkiye’de Ar-Ge yatırım harcamalarının % 143 oranında artış gösterdiğini hatırlattı. Başbakanlık Yatırım Ajansı Başkanı Alpaslan Korkmaz, “Dünyada yüksek oranda Ar-Ge yatırımı çeken ilaç sektörü, inovasyon ve Ar-Ge odaklı büyüme modeli için stratejik bir alan. Dünya ilaç devi Pfizer ve Hacettepe Üniversitesi, ülkemiz için büyük bir fırsat yaratmıştır. Stratejik, katma değeri yüksek Ar-Ge yatırımlarının önünün açılması ve fikri mülkiyet haklarının korunması konuları Başbakanlık Yatırım Ajansı olarak bizim de öncelikli gündem maddelerimiz arasında yer almaktadır” şeklinde konuştu.